Ruhun
New member
Onay Aramak Nedir?
Onay aramak, bir kişinin başkalarından onay ve kabul görmek amacıyla davranışlar sergilemesi, düşüncelerini ve eylemlerini başkalarına beğendirme çabası göstermesidir. Bu durum, kişinin içsel güven eksiklikleri, onaylanma arzusu veya başkalarının gözündeki statü ve prestij ihtiyacı gibi psikolojik etkenlerden kaynaklanabilir. İnsanlar doğal olarak sosyal varlıklardır ve başkalarından kabul görmek, aidiyet duygusu hissetmek, güven duygusu oluşturur. Onay aramak, bazen bilinçli bir şekilde, bazen de farkında olmadan gerçekleştirilen bir davranış şeklidir.
Onay arama davranışı genellikle bireyin düşük özsaygı, kaygı, yalnızlık veya kişisel güvensizlik hissiyatları ile ilişkilidir. Kişi, kendi benliğini başkalarının yargıları üzerinden inşa etmeye çalışır. Bu yazıda, onay aramanın ne olduğunu, psikolojik etkilerini, belirtilerini ve bununla başa çıkma yollarını derinlemesine inceleyeceğiz.
Onay Aramak ve Psikolojik Temelleri
Onay aramanın psikolojik temeli, insanın sosyal bir varlık olması ve topluluk içinde kabul görme isteğinden kaynaklanmaktadır. İnsanlar tarihsel olarak, topluluklarında kabul görmeyen, dışlanan bireylerin hayatta kalma şansı daha düşük olmuştur. Bu nedenle, insan beyninin sosyal kabul görme ihtiyacı güçlüdür. Onay aramak, bu temel içgüdüsel gereksinimle birleşerek bireylerin sosyal etkileşimlerinde belirleyici bir faktör haline gelir.
Onay arayan bireyler, sıklıkla başkalarının fikirlerini kendi düşüncelerinden daha fazla önemserler. Bu durum, bir kişinin özdeğerini başkalarının bakış açılarına göre şekillendirmesine yol açar. Özsaygının dışsal faktörlere bağlı olması, bireyin içsel güvenliğini zayıflatır ve sürekli bir onay arayışına girilmesine neden olabilir.
Onay Aramanın Belirtileri Nelerdir?
Onay aramanın çeşitli belirtileri vardır. Bu belirtiler, kişiden kişiye farklılık gösterebilir, ancak genel olarak şu şekillerde özetlenebilir:
1. **Sürekli Geri Bildirim Arayışı**: Onay arayan kişiler, yaptıkları işlerin ya da söyledikleri şeylerin doğru olup olmadığı konusunda sürekli olarak başkalarından geri bildirim almak isterler. Başkalarının görüşleri, onların kendi eylemlerini doğru ya da yanlış olarak değerlendirme ölçütüdür.
2. **Başkalarının Görüşlerine Aşırı Değer Verme**: Onay arayan bireyler, kendi düşüncelerini oluşturmak yerine, başkalarının görüşlerine fazla değer verirler. Bu da onların kişisel kararlar alırken zorluk yaşamalarına neden olabilir.
3. **Sosyal Medyada Aşırı Paylaşım**: Sosyal medyada sürekli olarak paylaşımlar yapmak, beğeniler ve yorumlar almak amacıyla sıkça fotoğraf, düşünce ya da video paylaşan kişiler, onay arama davranışlarını gösteriyor olabilirler.
4. **Kendisini Sürekli Karşılaştırma**: Onay arayan bireyler, sürekli olarak kendilerini başkalarıyla kıyaslama eğilimindedirler. Bu karşılaştırmalar genellikle kendilerinin geride olduğu ve başkalarının daha fazla onay aldığı hissiyatını oluşturur.
5. **Aşırı İyi Davranma Çabası**: Kişi, başkalarını memnun etmek için sürekli olarak aşırı çaba gösterebilir. Bu, bireyin kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini ikinci planda tutarak başkalarının onayını kazanmayı hedeflemesiyle ortaya çıkar.
Onay Aramak Neden Zararlıdır?
Onay aramanın bazı kısa vadeli faydaları olsa da, uzun vadede bireyin ruh sağlığı ve psikolojik durumu üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bu davranışın zararlı olmasının bazı nedenleri şunlardır:
1. **Özsaygının Zayıflaması**: Onay arayan kişiler, kendi değerlerini başkalarının gözünden ölçmeye çalıştıkları için, içsel özsaygıları zayıflar. Bu durum, kişinin kendi değerine olan inancını zedeleyebilir ve sürekli dış onay arayışına girmesine yol açabilir.
2. **Kaygı ve Depresyon**: Başkalarından sürekli onay alma çabası, kaygı bozuklukları ve depresyona neden olabilir. Kişi, sürekli olarak kendini yetersiz hissedebilir ve bu da psikolojik stres yaratabilir.
3. **Bağımlılık Yaratma**: Onay almak bir tür ödül gibi hissedilebilir. Bu ödüllerin elde edilmesi, kişinin ruh halini geçici olarak iyileştirebilir, ancak bu ödüllere bağımlılık gelişebilir ve kişi zamanla bu ödülleri almak için her türlü davranışı sergileyebilir.
4. **Başkalarına Aşırı Bağımlı Olmak**: Onay arayan kişiler, başkalarının onayına o kadar bağımlı hale gelirler ki, kendi kararlarını almakta zorlanabilirler. Kendi içsel değerlerinden ziyade dışsal onay, kararlarını yönlendiren bir faktör olur.
Onay Aramayı Nasıl Azaltabiliriz?
Onay aramak, kişisel gelişim sürecinde aşılabilir bir davranış biçimidir. Bu konuda atılacak adımlar, kişilerin daha sağlıklı bir psikolojik duruma gelmelerini sağlayabilir. İşte onay aramayı azaltmak için önerilen bazı stratejiler:
1. **Özdeğerinizi Artırın**: Kendi değerinizin başkalarının düşüncelerine değil, içsel inançlarınıza ve başarılarınıza dayandığını kabul edin. Özsaygıyı geliştirmek, başkalarının görüşlerinden bağımsız bir şekilde kendinizi değerli hissetmenizi sağlar.
2. **Kendi Kararlarınızı Verin**: Kararları başkalarının onayına dayandırmak yerine, kendi içsel değerleriniz ve hedefleriniz doğrultusunda kararlar almaya çalışın. Bu, bağımsız düşünmeyi ve öz güveni artıracaktır.
3. **Kendinizi Kucaklayın**: Kendi eksikliklerinizi ve hatalarınızı kabul etmek, onay arama davranışınızı azaltabilir. Kendinizi olduğunuz gibi kabul etmek, içsel huzurunuzu güçlendirebilir.
4. **Sosyal Medya Kullanımını Düzenleyin**: Sosyal medyada geçirilen zamanı sınırlamak ve bu platformlarda onay alma arayışını azaltmak, gerçek yaşamda daha sağlıklı ilişkiler kurmanıza yardımcı olabilir.
5. **Duygusal Bağımsızlık Geliştirin**: Başkalarının onayına duyduğunuz duygusal bağımlılığı azaltmak, kendi düşünce ve duygularınızla daha fazla bağlantı kurmanıza olanak sağlar. Bu bağımsızlık, daha özgür bir yaşam sürmenize yardımcı olur.
Onay Aramakla İlgili Benzer Sorular ve Cevaplar
1. **Onay aramak narsisizmle ilişkili mi?**
Onay arama davranışı, narsistik özelliklerle ilişkili olabilir. Ancak, narsisizmde kişi sadece kendi onayını arar ve başkalarına yönelik bir övgü ve hayranlık beklentisi içerir. Onay aramak daha çok başkalarının onayına ihtiyaç duymayı ifade ederken, narsisizm daha çok kendine hayranlıkla ilgilidir.
2. **Onay aramak bir bağımlılık haline gelebilir mi?**
Evet, onay aramak bir bağımlılık haline gelebilir. Sürekli onay alma çabası, kişiyi sosyal etkileşimlerde sürekli bir ödül peşinde koşmaya zorlar. Bu, zamanla psikolojik bir bağımlılığa dönüşebilir.
3. **Onay aramadan özgüven kazanabilir miyim?**
Onay aramadan özgüven kazanmak mümkündür. İçsel özsaygıyı geliştirerek ve dışsal onaylardan bağımsız bir şekilde kendinize değer vererek özgüven kazanabilirsiniz.
4. **Onay arama davranışını değiştirmek için ne yapmalıyım?**
Onay arama davranışını değiştirmek için, önce bu davranışın farkına varmanız gerekir. Kendi değerinizin başkalarının onayına bağlı olmadığını kabul etmek ve içsel güveninizi artırmak önemlidir. Ayrıca, sosyal medya kullanımınızı sınırlamak ve sağlıklı sınırlar koymak da faydalı olabilir.
Sonuç
Onay aramak, sosyal bir varlık olarak insana özgü bir davranış şeklidir, ancak uzun vadede psikolojik ve duygusal zorluklara yol açabilir. Bu davranışın farkında olmak ve bu konuda adımlar atmak, sağlıklı bir özsaygı ve daha bağımsız bir yaşam sürmek için önem
Onay aramak, bir kişinin başkalarından onay ve kabul görmek amacıyla davranışlar sergilemesi, düşüncelerini ve eylemlerini başkalarına beğendirme çabası göstermesidir. Bu durum, kişinin içsel güven eksiklikleri, onaylanma arzusu veya başkalarının gözündeki statü ve prestij ihtiyacı gibi psikolojik etkenlerden kaynaklanabilir. İnsanlar doğal olarak sosyal varlıklardır ve başkalarından kabul görmek, aidiyet duygusu hissetmek, güven duygusu oluşturur. Onay aramak, bazen bilinçli bir şekilde, bazen de farkında olmadan gerçekleştirilen bir davranış şeklidir.
Onay arama davranışı genellikle bireyin düşük özsaygı, kaygı, yalnızlık veya kişisel güvensizlik hissiyatları ile ilişkilidir. Kişi, kendi benliğini başkalarının yargıları üzerinden inşa etmeye çalışır. Bu yazıda, onay aramanın ne olduğunu, psikolojik etkilerini, belirtilerini ve bununla başa çıkma yollarını derinlemesine inceleyeceğiz.
Onay Aramak ve Psikolojik Temelleri
Onay aramanın psikolojik temeli, insanın sosyal bir varlık olması ve topluluk içinde kabul görme isteğinden kaynaklanmaktadır. İnsanlar tarihsel olarak, topluluklarında kabul görmeyen, dışlanan bireylerin hayatta kalma şansı daha düşük olmuştur. Bu nedenle, insan beyninin sosyal kabul görme ihtiyacı güçlüdür. Onay aramak, bu temel içgüdüsel gereksinimle birleşerek bireylerin sosyal etkileşimlerinde belirleyici bir faktör haline gelir.
Onay arayan bireyler, sıklıkla başkalarının fikirlerini kendi düşüncelerinden daha fazla önemserler. Bu durum, bir kişinin özdeğerini başkalarının bakış açılarına göre şekillendirmesine yol açar. Özsaygının dışsal faktörlere bağlı olması, bireyin içsel güvenliğini zayıflatır ve sürekli bir onay arayışına girilmesine neden olabilir.
Onay Aramanın Belirtileri Nelerdir?
Onay aramanın çeşitli belirtileri vardır. Bu belirtiler, kişiden kişiye farklılık gösterebilir, ancak genel olarak şu şekillerde özetlenebilir:
1. **Sürekli Geri Bildirim Arayışı**: Onay arayan kişiler, yaptıkları işlerin ya da söyledikleri şeylerin doğru olup olmadığı konusunda sürekli olarak başkalarından geri bildirim almak isterler. Başkalarının görüşleri, onların kendi eylemlerini doğru ya da yanlış olarak değerlendirme ölçütüdür.
2. **Başkalarının Görüşlerine Aşırı Değer Verme**: Onay arayan bireyler, kendi düşüncelerini oluşturmak yerine, başkalarının görüşlerine fazla değer verirler. Bu da onların kişisel kararlar alırken zorluk yaşamalarına neden olabilir.
3. **Sosyal Medyada Aşırı Paylaşım**: Sosyal medyada sürekli olarak paylaşımlar yapmak, beğeniler ve yorumlar almak amacıyla sıkça fotoğraf, düşünce ya da video paylaşan kişiler, onay arama davranışlarını gösteriyor olabilirler.
4. **Kendisini Sürekli Karşılaştırma**: Onay arayan bireyler, sürekli olarak kendilerini başkalarıyla kıyaslama eğilimindedirler. Bu karşılaştırmalar genellikle kendilerinin geride olduğu ve başkalarının daha fazla onay aldığı hissiyatını oluşturur.
5. **Aşırı İyi Davranma Çabası**: Kişi, başkalarını memnun etmek için sürekli olarak aşırı çaba gösterebilir. Bu, bireyin kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini ikinci planda tutarak başkalarının onayını kazanmayı hedeflemesiyle ortaya çıkar.
Onay Aramak Neden Zararlıdır?
Onay aramanın bazı kısa vadeli faydaları olsa da, uzun vadede bireyin ruh sağlığı ve psikolojik durumu üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bu davranışın zararlı olmasının bazı nedenleri şunlardır:
1. **Özsaygının Zayıflaması**: Onay arayan kişiler, kendi değerlerini başkalarının gözünden ölçmeye çalıştıkları için, içsel özsaygıları zayıflar. Bu durum, kişinin kendi değerine olan inancını zedeleyebilir ve sürekli dış onay arayışına girmesine yol açabilir.
2. **Kaygı ve Depresyon**: Başkalarından sürekli onay alma çabası, kaygı bozuklukları ve depresyona neden olabilir. Kişi, sürekli olarak kendini yetersiz hissedebilir ve bu da psikolojik stres yaratabilir.
3. **Bağımlılık Yaratma**: Onay almak bir tür ödül gibi hissedilebilir. Bu ödüllerin elde edilmesi, kişinin ruh halini geçici olarak iyileştirebilir, ancak bu ödüllere bağımlılık gelişebilir ve kişi zamanla bu ödülleri almak için her türlü davranışı sergileyebilir.
4. **Başkalarına Aşırı Bağımlı Olmak**: Onay arayan kişiler, başkalarının onayına o kadar bağımlı hale gelirler ki, kendi kararlarını almakta zorlanabilirler. Kendi içsel değerlerinden ziyade dışsal onay, kararlarını yönlendiren bir faktör olur.
Onay Aramayı Nasıl Azaltabiliriz?
Onay aramak, kişisel gelişim sürecinde aşılabilir bir davranış biçimidir. Bu konuda atılacak adımlar, kişilerin daha sağlıklı bir psikolojik duruma gelmelerini sağlayabilir. İşte onay aramayı azaltmak için önerilen bazı stratejiler:
1. **Özdeğerinizi Artırın**: Kendi değerinizin başkalarının düşüncelerine değil, içsel inançlarınıza ve başarılarınıza dayandığını kabul edin. Özsaygıyı geliştirmek, başkalarının görüşlerinden bağımsız bir şekilde kendinizi değerli hissetmenizi sağlar.
2. **Kendi Kararlarınızı Verin**: Kararları başkalarının onayına dayandırmak yerine, kendi içsel değerleriniz ve hedefleriniz doğrultusunda kararlar almaya çalışın. Bu, bağımsız düşünmeyi ve öz güveni artıracaktır.
3. **Kendinizi Kucaklayın**: Kendi eksikliklerinizi ve hatalarınızı kabul etmek, onay arama davranışınızı azaltabilir. Kendinizi olduğunuz gibi kabul etmek, içsel huzurunuzu güçlendirebilir.
4. **Sosyal Medya Kullanımını Düzenleyin**: Sosyal medyada geçirilen zamanı sınırlamak ve bu platformlarda onay alma arayışını azaltmak, gerçek yaşamda daha sağlıklı ilişkiler kurmanıza yardımcı olabilir.
5. **Duygusal Bağımsızlık Geliştirin**: Başkalarının onayına duyduğunuz duygusal bağımlılığı azaltmak, kendi düşünce ve duygularınızla daha fazla bağlantı kurmanıza olanak sağlar. Bu bağımsızlık, daha özgür bir yaşam sürmenize yardımcı olur.
Onay Aramakla İlgili Benzer Sorular ve Cevaplar
1. **Onay aramak narsisizmle ilişkili mi?**
Onay arama davranışı, narsistik özelliklerle ilişkili olabilir. Ancak, narsisizmde kişi sadece kendi onayını arar ve başkalarına yönelik bir övgü ve hayranlık beklentisi içerir. Onay aramak daha çok başkalarının onayına ihtiyaç duymayı ifade ederken, narsisizm daha çok kendine hayranlıkla ilgilidir.
2. **Onay aramak bir bağımlılık haline gelebilir mi?**
Evet, onay aramak bir bağımlılık haline gelebilir. Sürekli onay alma çabası, kişiyi sosyal etkileşimlerde sürekli bir ödül peşinde koşmaya zorlar. Bu, zamanla psikolojik bir bağımlılığa dönüşebilir.
3. **Onay aramadan özgüven kazanabilir miyim?**
Onay aramadan özgüven kazanmak mümkündür. İçsel özsaygıyı geliştirerek ve dışsal onaylardan bağımsız bir şekilde kendinize değer vererek özgüven kazanabilirsiniz.
4. **Onay arama davranışını değiştirmek için ne yapmalıyım?**
Onay arama davranışını değiştirmek için, önce bu davranışın farkına varmanız gerekir. Kendi değerinizin başkalarının onayına bağlı olmadığını kabul etmek ve içsel güveninizi artırmak önemlidir. Ayrıca, sosyal medya kullanımınızı sınırlamak ve sağlıklı sınırlar koymak da faydalı olabilir.
Sonuç
Onay aramak, sosyal bir varlık olarak insana özgü bir davranış şeklidir, ancak uzun vadede psikolojik ve duygusal zorluklara yol açabilir. Bu davranışın farkında olmak ve bu konuda adımlar atmak, sağlıklı bir özsaygı ve daha bağımsız bir yaşam sürmek için önem